Osteoporoz
Osteoporoz, kemikleri zayıflatarak kırılgan hale getiren ve kırılma olasılığını artıran bir sağlık durumudur. Birkaç yıl içinde yavaşça gelişir ve genellikle ancak basit bir düşme veya ani denge kaybı ile sarsılma sonrası kemiğin kırılmasına (kırılma) neden olduğunda teşhis edilir. Genelde bu kırılan kemikler bel kemiği kırığı veya kalça kemiği kırığı şeklinde olur.
Osteoporozu olan kişilerde en sık görülen kırıklar şunlardır:
El bileği kırığı
Kalça kırığı
Omurga kırığı (bel kırığı)
Kol veya leğen kemiği gibi diğer kemiklerde de kırılmalar meydana gelebilir. Bazen bir öksürük veya hapşırık kaburga kemiğinin kırılmasına veya omurga kemiklerinden birinin kısmen çökmesine neden olabilir.
Osteoporoz genellikle bir kemik kırılana kadar acı vermez, ancak omurgadaki kırık kemikler uzun süreli ağrının yaygın bir nedenidir.
Kırık bir kemik genellikle osteoporozun ilk belirtisi olsa da, bazı yaşlı insanlarda karakteristik kambur (öne eğik) duruş gelişir. Bu durum, omurgadaki kemikler kırıldığında ve vücudun ağırlığını taşımayı zorlaştırdığında ortaya çıkar. Yani kemiklerde düşük seviyede de olsa omurga kemiklerinde hafif çökmeler olur, bunun sonucu olarak genel bel ağrıları, boyda kısalma ve kamburluk ortaya çıkar.
Osteoporoz kemik güçlendirici ilaçlarla tedavi edilebilir.
Osteoporozdan önceki aşamaya osteopeni denir. Bu, bir kemik yoğunluğu taramasının yaşınız için ortalamadan daha düşük kemik yoğunluğuna sahip olduğunuzu, ancak osteoporoz olarak sınıflandırılacak kadar düşük olmadığını göstermesidir.
Osteopeni her zaman osteoporoza yol açmaz. Bu birçok faktöre bağlıdır.
Osteopeniniz varsa, kemiklerinizi sağlıklı tutmak ve osteoporoz gelişme riskinizi azaltmak için atabileceğiniz adımlar vardır.
Osteoporoz Nedenleri
Kemik kaybetmek veya kemik erimesi yaşlanmanın normal bir parçasıdır, ancak bazı insanlar normalden çok daha hızlı kemik kaybeder. Bu durum osteoporoza ve kemik kırılması riskinin artmasına yol açabilir.
Kadınlar menopozdan sonraki ilk birkaç yıl içinde hızla kemik kaybederler. Kadınlar, özellikle menopoz erken başlamışsa (45 yaşından önce) veya yumurtalıkları alınmışsa, erkeklere göre daha fazla osteoporoz riski altındadır. Ancak osteoporoz erkekleri, genç kadınları ve çocukları da etkileyebilir.
Aşağıdakiler de dahil olmak üzere birçok başka faktör de osteoporoz gelişme riskini artırabilir:
· 3 aydan uzun süre yüksek doz steroid tablet almak (kortizon kullanmak):
KOAH hastalarında, Romatoid Artrit hastalarında, Sistemik Lupus hastalarında, Ankilozan spondilit hastalarında, Romatizmal Barsak hastalarında (Ulseratif Kolit ve Chrohn Hastalığında)
· Ailede osteoporoz öyküsü - özellikle ebeveynlerden birinde geçirilmiş bel veya kalça kırığı
· Birçok kadının meme kanserinden sonra aldığı anti-östrojen tabletleri gibi kemik gücünü veya hormon seviyelerini etkileyebilecek bazı ilaçların uzun süreli kullanımı
· Anoreksiya veya bulimia gibi bir yeme bozukluğuna sahip olmak veya geçirmiş olmak
· Düzenli egzersiz yapmamak
· Ağır alkol ve sigara kullanımı
· Aşırı aktif tiroid bezi
· Cinsiyet hormonlarının (östrojen ve testosteron) miktarında azalma
· Hipofiz bezi bozuklukları
· Paratiroid bezlerinin aşırı aktivitesi (hiperparatiroidizm)
· vücut kitle indeksinin (VKİ) 19 veya daha az olması
· çölyak hastalığı ve Crohn hastalığında olduğu gibi malabsorpsiyon sorunları
· meme kanseri ve prostat kanserini tedavi etmek için kullanılan ve hormon seviyelerini etkileyen bazı ilaçlar
· uzun süreli yatak istirahati gibi uzun süreli hareketsizlik
Osteoporoz kemiklerin daha zayıf ve kırılgan hale gelmesine neden olur. Bazı insanlar diğerlerine göre daha fazla risk altındadır. Kemikler, 20'li yaşların sonlarına kadar erken yetişkinlik döneminizde en kalın ve en güçlü haline kavuşur. Yaklaşık 35 yaşından itibaren yavaş yavaş kemik kaybetmeye başlarsınız. Bu herkesin başına gelir, ancak bazı kişiler normalden çok daha hızlı kemik kaybederler ve osteoporoz gelişir. Bu da yaşıtlarına göre fazla kırık riski altında oldukları anlamına gelir.
Cinsiyete Özel Durumlar
Kadınlar
Menopoz döneminde meydana gelen hormon değişiklikleri kemik yoğunluğunu doğrudan etkilediğinden, kadınlar osteoporoz açısından erkeklerden daha fazla risk altındadır. Kadınlık hormonu östrojen sağlıklı kemikler için gereklidir. Menopozdan sonra östrojen seviyeleri düşer. Bu da kemik yoğunluğunda hızlı bir düşüşe yol açabilir.
Kadınlarda aşağıdaki durumlarda osteoporoz gelişme riski daha da yüksektir:
i. erken menopoz (45 yaşından önce)
ii. özellikle yumurtalıkların alındığı durumlarda, 45 yaşından önce histerektomi (rahmin alınması)
iii. aşırı egzersiz veya çok fazla diyet sonucu 6 aydan uzun süredir adet görmeme
Erkekler
Çoğu durumda, erkeklerde osteoporozun nedeni bilinmemektedir. Bununla birlikte, kemiklerin sağlıklı kalmasına yardımcı olan erkeklik hormonu testosteron ile bir bağlantı vardır. Erkekler yaşlılıklarında da testosteron üretmeye devam ederler, ancak testosteron seviyesi düşük olan erkeklerde osteoporoz riski artar.
Erkeklerin yaklaşık yarısında, düşük testosteron seviyelerinin kesin nedeni bilinmemektedir, ancak bilinen nedenler şunlardır:
i. Steroid gibi bazı ilaçların alınması
ii. Alkol tüketimi
iii. Hipogonadizm (anormal derecede düşük testosteron seviyelerine neden olan bir durum)
Tedavi
Osteoporoz tedavisi, kırıkların tedavi edilmesini ve önlenmesini ve kemikleri güçlendirmek için ilaçların kullanılmasını içerir. Osteoporoz tanısı kemik yoğunluğu taramanızın sonuçlarına dayansa da, varsa hangi tedaviye ihtiyacınız olduğuna dair karar, aşağıdakiler de dahil olmak üzere bir dizi başka faktöre dayanmaktadır:
yaş
cinsiyet
kemik kırığı riski
önceki kırık öyküsü
Kırık bir kemiğiniz olduğu için osteoporoz teşhisi konduysa, başka kemiklerinizin kırık riskini azaltmaya çalışmak gerekmektedir.
Osteoporozu tedavi etmek için ilaç almanıza gerek olmayabilir veya almak istemeyebilirsiniz. Ancak, yeterli kalsiyum ve D vitamini aldığınızdan emin olmanız şarttır.
Osteoporoz için ilaçlar
Osteoporozu (ve bazen osteopeniyi) tedavi etmek için bir dizi farklı ilaç kullanılır.
Bifosfonatlar
Bifosfonatlar grubu ilaçlar osteoporoz tedavisinde dünyada en sık kullanılan ilaçlardır. Bu ilaçlar vücudunuzda kemiğin parçalanma hızını yavaşlatır. Bu, kemik yoğunluğunu korur ve kemik kırığı riskinizi azaltır.
Aşağıdakiler de dahil olmak üzere bir dizi farklı bifosfonat vardır:
alendronik asit etken maddesi * haftada 1 adet, ağızdan tablet olarak alınır
ibandronik asit *
risedronat
zoledronik asit
Bifosfonatları her zaman aç karnına ve dolu bir bardak su ile alın. Aldıktan sonra 30 dakika boyunca ayakta durun veya dik oturun. Ayrıca yemek yemeden veya başka sıvılar içmeden önce 30 dakika ile 2 saat arasında beklemeniz gerekecektir (ortalama 1 saat). Ayrıca bu ilaçlar miğdede tahrişe sebep olabilir, bu yüzden miğde mukozasını diğer tahriş eden ilaçlarla (ağrı kesiciler, aspirin) kullanırken hastaların dikkatli olması gerekir.
Bifosfonatların etkisini göstermesi genellikle 6 ila 12 ay sürer ve bunları 5 yıl veya daha uzun süre kullanmanız gerekebilir.
Bifosfonattan farklı bir zamanda almanız için size kalsiyum ve D vitamini takviyeleri de reçete edilebilir. Bazı bifosfonat ilaçları ile kombine olan ticari preparatlar mevcuttur.
Bifosfonatlarla ilişkili başlıca yan etkiler şunlardır:
Yemek borusunda tahriş
Yutma problemleri
Mide ağrısı
Çene kemiği osteonekrozu (çürümesi), bifosfonatların kullanımıyla bağlantılı nadir bir yan etkidir, ancak çoğunlukla osteoporoz için değil, kanser için yüksek doz intravenöz bifosfonat tedavisi ile ilişkilidir. Osteonekrozda çene kemiğindeki hücreler ölür ve bu da iyileşme ile ilgili sorunlara yol açabilir. Diş problemleri geçmişiniz varsa, bifosfonatlarla tedaviye başlamadan önce bir kontrol yaptırmanız gerekebilir.
Seçici östrojen reseptör modülatörleri (SERM'ler)
SERM'ler kemik üzerinde östrojen hormonuna benzer bir etkiye sahip ilaçlardır. Kemik yoğunluğunu korumaya ve özellikle omurgada kırık riskini azaltmaya yardımcı olurlar.
Raloksifen, osteoporoz tedavisi için mevcut olan tek SERM türüdür. Sadece menopozdan sonra kadınlar için önerilir. Günlük tablet olarak alınır.
Raloksifen ile ilişkili yan etkiler şunları içerir:
sıcak basması
bacak krampları
kan pıhtılaşması riskinde potansiyel bir artış
Paratiroid hormonu
Paratiroid hormonu vücutta doğal olarak üretilir. Kemikteki kalsiyum miktarını düzenler.
Paratiroid hormon tedavileri (teriparatid gibi) yeni kemik oluşturan hücreleri uyarmak için kullanılır. Bunları günde bir kez enjeksiyon olarak alırsınız.
Diğer ilaçlar sadece kemik incelme hızını yavaşlatabilirken, paratiroid hormonu kemik yoğunluğunu artırabilir. Ancak, sadece kemik yoğunluğu çok düşük olan az sayıda insanda ve diğer tedaviler işe yaramadığında kullanılır.
Mide bulantısı, baş ağrısı ve baş dönmesi tedavinin yaygın yan etkileridir.
Biyolojik ilaçlar
Biyolojik ilaçlar proteinlerden veya vücut tarafından üretilen diğer maddelerden yapılır.
Osteoporozu tedavi etmek için kullanılabilen biyolojik ilaçlar arasında denosumab ve romosozumab bulunur. Bifosfonatlar gibi diğer ilaçları alamıyorsanız veya şiddetli osteoporozunuz varsa önerilebilirler.
Kemiklerinizin parçalanma hızını yavaşlatarak ve hücrelerinizin kemik oluşturma hızını artırarak çalışırlar. Her ay veya birkaç ayda bir enjeksiyon yoluyla verilirler.
Yaygın yan etkileri arasında kas veya eklem ağrısı, döküntüler, kabızlık ve soğuk algınlığı benzeri semptomlar bulunur.
Kalsiyum ve D vitamini takviyeleri
Kalsiyum kemikte bulunan ana mineraldir ve sağlıklı, dengeli beslenmenin bir parçası olarak yeterli kalsiyum almak sağlıklı kemiklerin korunması için önemlidir.
Çoğu sağlıklı yetişkin için önerilen kalsiyum miktarı günde 700 miligram (mg) kalsiyumdur ve çoğu insan bunu iyi kalsiyum kaynakları içeren bir diyetle alabilir.
Bununla birlikte, osteoporozunuz varsa, genellikle takviye olarak daha fazla kalsiyuma ihtiyacınız olabilir. Kalsiyum takviyesi alma konusunda doktorunuzdan tavsiye isteyin.
D vitamini vücudun kalsiyumu emmesine yardımcı olur. Tüm yetişkinler günde 10 mikrogram D vitamini almalıdır.
Mart sonu ya da Nisan başından Eylül sonuna kadar çoğu insan ihtiyaç duyduğu tüm D vitaminini cildindeki güneş ışığından alabilmelidir.
Ancak sadece gıdalardan yeterli D vitamini almak zor olduğundan, herkes (hamile ve emziren kadınlar dahil) sonbahar ve kış aylarında günlük 10 mikrogram D vitamini içeren bir takviye almayı düşünmelidir.
HRT (hormon replasman tedavisi)
HRT, menopoza giren kadınlar tarafından semptomları kontrol etmeye yardımcı olmak için alınabilir. HRT'nin kemikleri güçlü tuttuğu ve osteoporoz riskini azalttığı da gösterilmiştir. Zaten osteoporozunuz varsa, kemiklerinizi güçlendirebilir ve kemik kırma riskinizi azaltabilir.
Adetlerin 45 yaşından önce kesildiği erken menopozunuz varsa, genellikle en az 51 yaşına kadar HRT veya hormonal kontraseptif almanız tavsiye edilir. Bu, sizi osteoporozdan ve diğer sağlık koşullarından korumaya yardımcı olan östrojen seviyenizi artırır.
Bazı HRT türleri meme kanseri riskini hafifçe artırır. Uzun süre HRT alırsanız risk artar. HRT tabletleri (ancak bantlar, jel veya sprey değil) kan pıhtılaşması riskini hafifçe artırır.
HRT'nin sizin için doğru olup olmadığı yaşınıza, semptomlarınıza ve sahip olduğunuz risk faktörlerine bağlıdır. Yaşınız 60 veya altındaysa ve menopoz semptomlarınız varsa, HRT'nin faydaları genellikle risklerinden daha ağır basacaktır.
HRT'nin yararlarını ve risklerini doktorunuzla görüşün. Kadın doğum uzmanına başvurmanız yararlı olacaktır.
Osteoporozla Yaşamak
Osteoporoz hastası olmanız kesinlikle kırık yaşayacağınız anlamına gelmez.
Düşme veya kırılma riskinizi azaltmak için alabileceğiniz önlemler vardır.
Düşmelerin önlenmesi
Evde bazı basit değişiklikler yapmak, düşme sırasında kemik kırılması riskini azaltmaya yardımcı olabilir.
Evinizi kablolar gibi takılıp düşebileceğiniz tehlikelere karşı kontrol edin. Halı ve kilimlerin güvenli olduğundan emin olun ve kaymayı önlemek için lavabonun yanında ve banyoda kauçuk paspaslar veya halı kaydırmaz olarak bilinen kaymayı engelleyici ek örtüler kullanın.
Düzenli olarak görme ve işitme testleri yaptırın.
Sağlıklı beslenme ve egzersiz
Düzenli egzersiz ve sağlıklı beslenme sadece osteoporozu olan kişiler için değil, herkes için önemlidir. Kalp hastalığı ve birçok kanser türü de dahil olmak üzere birçok ciddi durumun önlenmesine yardımcı olabilirler.
Vücudunuza ihtiyacı olan besini sağlamak için tüm besin gruplarını içeren dengeli bir diyet uyguladığınızdan emin olun.
Kemik Kırığı Sonrası İyileşme
Kırık kemiklerin iyileşmesi haftalar veya aylar sürebilir (ortalam olarak yetişkinlerde kemikler 6 haftada kaynar). Osteoporoz olması bunun ne kadar süreceğini etkilemez. İyileşme, sahip olduğunuz kırığın türüne bağlıdır. Bazı kırıklar kolayca iyileşirken, diğerlerinin daha fazla müdahaleye ihtiyacı olabilir. Kalça kırıkları istisnalar dışında sadece ameliyatla iyileşebilirken, osteoporotik bel kırıklarının çoğu ameliyata ihtiyaç duymaz. Ayrıca el bileği gibi ekleme yakın kırıkların kaynamasından öte, düzgün kaynaması için ameliyat gerekebilir.
Osteoporoz, omurgada mikro kırıklara bazen de çok ağrılı olan ve çimentolama veya vidalama işlemine ihtiyaç duyan çökmelere sebep olabilir. Mikrokırıkların en güzel kanıtı yaşlı hastalarımızda gelişen kamburluk ve boy kısalmasıdır. Bu durum gerçekleştiğinde acı verici olabilir, ancak uzun süreli ağrıya da yol açabilir.
Kemik Sağlığı – Kemik Yapısını Güçlendirme
Genleriniz boyunuzu ve iskeletinizin gücünü etkiler, ancak beslenme ve egzersiz gibi yaşam tarzı faktörleri kemiklerinizin ne kadar sağlıklı olduğunu etkiler. Düzenli egzersiz
Düzenli egzersiz şarttır. 19-64 yaş arası yetişkinler her hafta en az 2 saat 30 dakika bisiklete binme veya hızlı yürüyüş gibi orta yoğunlukta aerobik aktivite yapmalıdır.
Ağırlık taşıma egzersizi ve direnç egzersizi kemik yoğunluğunu artırmak ve osteoporozu önlemeye yardımcı olmak için özellikle önemlidir.
Aerobik egzersizin yanı sıra, 19-64 yaş arası yetişkinler de haftada 2 veya daha fazla gün bacaklar, kalçalar, sırt, karın, göğüs, kollar ve omuzlar dahil olmak üzere tüm ana kas gruplarını çalıştırarak kas güçlendirici aktiviteler yapmalıdır.
Koşma, atlama, dans etme, aerobik ve hatta yerinde zıplama gibi yüksek etkili ağırlık taşıyan egzersizlerin tümü kaslarınızı, bağlarınızı ve eklemlerinizi güçlendirmek için yararlı yollardır.
Egzersiz yaparken, spor ayakkabı veya yürüyüş botu gibi ayak bileklerinize ve ayaklarınıza yeterli destek sağlayan ayakkabılar giyin.
60 yaşın üzerindeki kişiler de düzenli ağırlık taşıma egzersizinden faydalanabilir. Bu, tempolu yürüyüş, formda kalma dersleri veya tenis oyununu içerebilir. Ancak yüzme ve bisiklete binme ağırlık taşıyan egzersizler değildir.
Direnç egzersizi
Direnç egzersizi, tendonların kemikleri çekme hareketinin kemik gücünü artırdığı kas gücünü kullanır. Örnek olarak şınav çekmek, ağırlık kaldırmak veya bir spor salonunda ağırlık ekipmanı kullanmak verilebilir. Bir spor salonu ekipmanını nasıl kullanacağınızdan veya belirli bir egzersizi nasıl yapacağınızdan emin değilseniz her zaman bir eğitmenden yardım isteyin.
Sağlıklı beslenme ve D vitamini takviyeleri
Sağlıklı ve dengeli beslenmek herkes için tavsiye edilir. Kalp hastalığı, diyabet ve birçok kanser türünün yanı sıra osteoporoz da dahil olmak üzere birçok ciddi sağlık durumunun önlenmesine yardımcı olabilir.
Kalsiyum kemik sağlığını korumak için önemlidir. Yetişkinlerin günde 700 mg kalsiyuma ihtiyacı vardır ve bunu günlük diyetinizden alabilmeniz gerekir.
Kalsiyum açısından zengin gıdalar şunları içerir:
yeşil yapraklı sebzeler
kurutulmuş meyve
tofu
süt, peynir ve yoğurt gibi süt ürünleri
D vitamini sağlıklı kemikler ve dişler için önemlidir çünkü vücudunuzun kalsiyumu emmesine yardımcı olur. Tüm yetişkinler günde 10 mikrogram D vitamini tüketmelidir.
İyi D vitamini kaynakları şunları içerir:
Somon, sardalya, ringa balığı ve uskumru gibi yağlı balıklar
Kırmızı et
Karaciğer
Yumurta sarısı
Çoğu sürülebilir yağ ve bazı kahvaltılık gevrekler gibi zenginleştirilmiş gıdalar
diyet takviyeleri
Ancak, yalnızca gıdalardan yeterli miktarda D vitamini almak zor olabilir. Bu nedenle, günlük 10 mikrogram D vitamini içeren bir takviye almayı düşünün. Sigarayı bırakın ve daha az için
Osteoporozu önlemeye yardımcı olabilecek diğer yaşam tarzı faktörleri şunlardır:
Sigarayı bırakmak - sigara içmek artmış osteoporoz riski ile ilişkilidir
Alkol alımınızı sınırlandırmak
Güneşlenmek
Mart sonu veya Nisan başından Eylül sonuna kadar güneş ışığı, vücudunuzun kalsiyumu emmesine yardımcı olan D vitamini üretimini tetikler.Bu süreç dişlerin ve kemiklerin güçlenmesine yardımcı olarak osteoporoz gibi durumların önlenmesine yardımcı olur. Sonbahar ve kış aylarında, güneş vücudun D vitamini üretmesi için yeterince güçlü olmadığından, diyetinizden D vitamini almanız gerekir.